Çalışma
arkadaşlarımızın iş yapış biçimlerine dair değerlendirmelerimiz vardır ve genelde bu kişiler bir anlamda şirket içerisinde bu özellikleriyle de bilinir ve kabul görürler.
Mehmet
için: “Azimli, hırslı, adil ve kararlı
biridir, bitmeyecek bir enerjisi vardır.”
Zeynep için: “Hatasız iş yapar, sıkılmadan detaylıca
anlatır, departmana yeni katılanlara çok
güzel iş öğretir, herkese yardımcı olmayı sever”
Kenan için: “Herşeyi milimine kadar hesap eder,
detaylandırır, plansız iş yapmaz,işi hatasızdır”
Bu
değerlendirmelerimiz bulundukları pozisyonlar içindir ve bu haliyle
etiketleriz.
Bu
kişiler iş yaşamında bu özellikleriyle başarılı olmuşlar ve bu özellikleriyle
takdir görmüşlerdir. Bu özelliklerin çok iyi özellikler olduğunu da
söyleyebiliriz. Eğer bu özellikler doğru yerde değerlendirilirlerse.
Bu
kişilerin bugüne kadar bulundukları
pozisyondan bir üst yönetici pozisyona
geçtiklerini düşünelim.
O zaman Mehmet in bu hırslı, enerjik ve sorun çözen
yapısı sadece işe odaklanarak ikili ilişkilere zaman ayıramamasına,yeterince kişileri analiz edememesine, ikili ilişkileri iyi yönetememesine,
Zeynep
in bu çalışkan ve yardımsever yapısı
gerektiğinde “Hayır” demeyi bilmeyen ve iş delege edemeyen bir yönetici
olmasına,
Kenan
ın bu kadar detaycı olması da zamanı iyi yönetememesi,
anlık değişimlerde bu değişimlere ayak uyduramamasına neden
olabilir.
Bu
kişilik özellikleri, bir ekip içerisinde bu özellikleri ile değerlendirildiğinde
iyi bir ekip çalışanı olarak göz doldurur. Fakat iş artık, yönetmeye geldiğinde bu özellikleri bir
ileriye götürebilmek ve bu özelliklerin
yanında başka özelliklerinizi, potansiyelinizi açığa çıkartmak gerekecektir.Sonuçta bulunulan pozisyondan başka bir pozisyona geçmekte bir değişimdir ve bu değişimi iyi yönetmek,
bugüne kadar kullanmadığınız yeteneklerinizi fark etmeniz gerekecektir.Yoksa
bugüne kadar size başarı kazandıran bu özellikleriniz, yanına hiçbirşey
katmadan, tek başına kullanıldığında bu haliyle karşınıza engel olarak karşınıza çıkabilecek, yeni pozisyonunuzda başarısızlık olarak nitelendirilebilinecektir.
Burada
hemen aklıma gelen bir olayı paylaşmak isterim:
Uzun
yıllardır birlikte çalıştığımız o güne kadar kararlı, mantıklı ve adil olarak
gördüğüm bir yönetici ile şöyle bir vakamız olmuştu;
Şirket
çok büyük bir değişim sürecinde iki farklı şirketin birleşme sürecini yaşıyoruz. Bu olayda da o güne kadar olduğu gibi, ortaklaşa
bir karar almamız gerekiyor.O güne kadar çalıştığımız şirketin duruşu ve
kuralları çok belirgin, diğer birleşilen
şirketse kuralları çok oturmamış ve diğer şirket kadar bu anlamda kurumsallaşamamış.Sonuçta bir uyum sürecindeyiz. O zamana kadar bu yönetici ile aldığımız
kararlar ve ortaklaşa sergilediğimiz bir tutumumuz var.Fakat artık bu uyum
süreci ile birlikte iki şirketi tek bir ortak noktaya getirmemiz, yani birbirlerine
biraz esneterek, ortak duruşa getirmemiz gerekiyor.Bir çalışan için karar almamız
gerekiyor, ben bu olayda biraz esnememiz gerektiğini söylediğimde,bana bu
yönetici şöyle demişti.
“Bizim yıllardır bu durumda hiç affımız yok ve şu kararı alıyorduk, şimdi böyle
yapmazsak geçmişimize ihanet olmaz mı?”
Bu
yönüyle baktığımızda, birleşilen diğer şirkette aksine böyle bir olayda
hiçbirşey yapmıyordu, bu durumda bizim
için süregelen kararı almak artık haksızlık olarak karşımıza çıkacaktı ki,
sonuçta iki farklı kültürdeki şirketi tek çatıda toplamıştık.
İşte
o gün değişimin önündeki ilk psikolojik engeli “geçmişimize ihanet etmemek”
üzere duyulan duygusal bağlılık olarak nitelemiştim.
O
güne kadar iyi olan bir özellik, sonraki
zamanlarda karşımıza engel olarak çıkabilir. Bu yöneticide de olduğu gibi, o
güne kadar olan kararlı ve adil duruşu değişim döneminde değişime ayak direyen,
uyum gösteremeyen, statükocu bir kişilik olarak görülebilinir ve geçmişin doğru
ve ona başarı kazandırmış özelliği
değişim karşısında sorun olabilirdi.
Güzel bir paylaşım teşekkürler
YanıtlaSilteşekkür ederim
SilGüzel bir paylaşım, değişim sadece mevki de olmamalı söylediğiniz gibi mevkinin de gereklilikleri yerine getirilmelidir. Ekibin duygusal zekası ile kendimizin duygusal zekasını iyi yönetebilmeliyiz.
YanıtlaSilÇevremiz değişir ve gelişirken bizim aynı kalabilmemiz mümkün değil.
SilGülcin Hanim, benzer deneyimi yasamis birisi olarak dusuncelerinize kesinlikle katiliyorum, onemli ve cok guzel bir paylasim. Cok tesekkurler...
YanıtlaSilHerbirimiz diğer tecrübelerde biraz kendi yaşantılarımızı buluyoruz, paylaşımda bulunmak farkındalığımızı arttırıyor.
YanıtlaSil